SEKİLİ
SEKİ-SEKİLİ-(SEKÜLİ)
Tatar pazarı kazası (Paşa sancağı) Kars-ı Maraş,Ankara ve Bozok Sancağı,Edirne kazası (Paşa Sancağı) Haymana kazası (Ankara Sancağı) Zülkadriye Kazası (Maraş Eyaleti) Kaş Kazası(Teke Sancağı)
ADININ KAYNAĞI: Sekili adının kaynağını evlere yapılan toprak oturmalıktan almaktadır.Eskiden evlere ve köy odalarına gelen konukları oturtmak için kullanılan bir tür somya.Köylüler bunlara daha sonradan makat adı vermişlerdir.Ancak topraktan yapılan bu oturmalıklara o dönemlerde “SEKİ” denilmekteydi Sekilinin kökeni YÖRÜKAN (YÖRÜK) Olduğu için olsa gerek yörükler göçebe yaşamdan ,yerleşik düzene geçtik ten sonra bu tür evler ve oturmalıkları kullanmışlardır. Bu nedenle “SEKİLİ” adını bu oturmalıktan almaktadır.
(Kaynak: Cevdet Türkay (Oymak-Aşiretler ve Cemaatler adlı Kitabı)
TARİHÇESİ:
Beldenin yaklaşık 600 yıllık bir tarihi bulunmaktadır.Osmanlı İmparatorluğu devrinde İran ve Ermenistan’dan getirilen zanaatkar Ermeniler bu bölgeye yerleştirilerek uzun bir süre iskan ettirilmişler ve beldenin “MERMER ve KELLER” denen mevkilerde uzun bir süre çanak-çömlek gibi işlerde uğraşmışlardır.halen bu mevkilerde iskanlardan kalıntılar bulunmaktadır. Ermenilerin büyük bir çoğunluğunun Yozgat merkeze gitmeleri sonucunda buradan taşınmışlardır.Bugünkü Sekili’ ye 800 m .uzaklıkta ki Eski Sekili’ de ise çevre köylerden gelenler tarafından köy oluşturulmuştur.Türkmenlerin yüzyıllar öncesinden kurduğu bu köyün nüfusunda iniş ve çıkışlar yaşanmıştır.balıkçılık ve tarımla uğraşan bu yerli halk odun ve tuz ihtiyacını Çiçekdağ’ dan karşılamışlardır.
Köyde yaşayanların islam ve hanefi oldukları yaptıkları camilerden anlaşılmaktadır.Eski Sekili’ deki cami ve mezarlığın 600 yıllık bir tarihi bulunmaktadır.Caminin yıkılıp yenisinin yapılması sonucu üzerindeki tarihte kaybolmuştur.
Caminin önünde bulunan köy mezarlığı da delice ırmağının kış aylarında taşması sonucunda Birçok mezar sellerden yıkılmış ve kaybolmuştur.Halen mezarlık kalıntıları bulunmaktadır.
Köyde yaşayan yerli halkın “TÜRKMEN” olması nedeniyle uzun bir süre başka milliyetlerden insanların buralara gelip yerleşmesine izin verilmemiştir.Bu Türkmenlerin Çapanoğulları ile hiçbir tarihsel ve kan bağları,sosyal,kültürel ilişkileri bulunmamaktadır.
EKONOMİK YAPISI:
Beldenin ekonomisi Tarım ve hayvancılığa dayanmaktadır.Beldede ayrıca bir Çinko üretim fabrikası bulunmaktadır.Çeşitli kum ve hafriyat işletmeleri,Kaya tuzu ocağı bulunmaktadır.
Yerli halk genelde tarım ve hayvancılıkla uğraşırken,çocukları çeşitli illerde devlet
Ve özel sektörlerde işçi ve memur olarak çalışmaktadırlar.Belde Yerköy’ün stratejik bir Merkezinde kurulduğu için önemli bir konuma sahiptir.tarım sektöründe insanlar kendi mülklerini ekip biçmektedirler.tarlalarını tek başlarına ve ortak olarak ekip biçerler.
Hayvancılık alanında Koyun,inek gibi hayvanları besleyip elde ettikleri süt,yoğurt,tereyağ gibi ürünleri Yerköy ve Çerikli pazarlarında satarak gelir elde ederler.Beldede tavuk,kaz,ördek ve hindi besiciliği de yapılmaktadır.Genelde evlerde beslenen bu tür kümes hayvanlarından kendileri yararlanırlar.İhtiyaç fazlası ürünler yine yerel pazarlarda satışa sunulmaktadırlar.
Ayrıca yörede yetiştirilen kavun ve karpuz çok meşhurdur Türkiye’nin her tarafından alıcılar gelmektedirler.
Tarım ürünlerinden Buğday,arpa,Şeker pancarı kavun, karpuz,mercimek ve nohut üretilmektedir.
Sekili’ deki Toprak Mahsulleri Ofisi’nin bir cazibe merkezi olması önceleri beldeye çok şeyler kazandırmış Son yıllarda sadece mevsimlik alış yaptığından Belde ekonomisi çok Zarar görmüştür.Yinede yaz aylarında Toprak Mahsulleri Ofisinin alım yaptığı sıralarda Belde yoğun bir nüfus yaşamaktadır.
Gelingüllü barajı’nın bitirilmesi ile bölgede sulu tarım büyük bir şekilde artmıştır.
Beldede çok uygun olduğu halde seracılık ayrıca arıcılı ve diğer hizmetler yapılmamaktadır.
1930-1940 yıllarında Kızılcalı yolu denilen “KELLİ” bölgesinde çeltik ve pamuk yetiştirilmiş bölgenin bataklık olmasından dolayı buralarda Kaz,Ördek,Angut,Su Kuşu,Martı,Leylek,Sakarmeke,Tilki, Kurt,Su İti yaşarken Yapılan Drenaj ve kanallar sonucu buralar Kurumuş ve çöle dönüşmüştür.”BÜK” olarak bilinen bu yerlerde çeşitli kamışlar ve sazlıklar bulunmaktadır.
COĞRAFYASI:
Belde Ankara-Yozgat karayolunun üstünde bulunmaktadır.E 88 uluslararası transit Karayolunun geçmesi beldeye ayrı bir özellik kazandırmaktadır.Ayrıca Ankara – kayseri demiryolu bağlantısı ile doğu ve güneydoğu ulaşımı da yapılmaktadır.belde Ankara’ya 150 km,.Yerköy’e 29 km,Yozgat’a 60 km Kırıkkale’ye 83 km uzaklıktadır.Doğusunda Buruncuk Köyü,batısında Aslanhacılı köyü,kuzeyinde Süleymanlı köyü güneyinde Delice Irmağı bulunmaktadır.
İKLİMİ:
Yazları sıcak ve kurak,kışları yağışlı soğuk geçer.son yıllarda beldenin almış olduğu yağış miktarı düşüktür.Gelingüllü barajı’nın yapılmasından sonra delice ırmağındaki su seviyesi düşmüştür.
ULAŞIM:
Beldeden önceleri yapılan Demiryolu ve kara taşımacılığı,Demiryolu istasyonunun Kapatılması sonucu gerilemiştir.Önceleri beldeden Kars Erzurum gibi illere yapılan saman ve ot taşımacılığı yapılırken demiryolunun kapatılması sonucu bu gibi ticari faaliyetler son bulmuştur.toprak Mahsulleri Ofisinin mevsimlik alış yapması sonucu kamyon ve Tır taşımacılığı da azalmıştır.
EĞİTİM:
Beldede ilkokul 1943 yılında yapılmış 1973 yılında Ortaokul açılmış iki okul eğitimine 1992 yılına kadar devam etmiş 1992-1993 Eğitim ve Öğretim yılından itibaren birleştirilerek İlköğretim okuluna dönüştürülmüştür.Halen taşıma merkezi olup 13 köyün Taşıması beldeye yapılmaktadır.Okuldan mezun olan öğrencilerin büyük bir çoğunluğu Orta öğrenimi Yerköy’de yapmaktadırlar.Çevre illerde okuyan öğrenciler de bulunmaktadır.
İÇ GÖÇ:
Beldede özellikle T.M.O. ve Sekili tuzlasının kapatılması sonucu işsizlik oranında Artış olmuş ve göç olayında artış olmuştur.Beldenin yerli halkında göçün artması sonucu Çevre ilçelerden özellikle Çiçekdağı’ ya bağlı köylerden beldeye gelip yerleşen artmış,Tarım Reformu Genel Müdürlüğü’nün dağıtmış olduğu arazilerden yararlanmışlardır.Beldenin genç Nüfusunun büyük bir bölümü değişik illerde yaşamaktadırlar.Emekli olanlar dahi çalıştıkları Yerlere yerleşmişlerdir.Şu anda beldede yaşayanların % 60’ı dışardan gelenlerden oluşmaktadır.
SAĞLIK:
Beldede bir sağlık ocağı bulunmakta bir ebe ve bir sağlık memuru bulunmaktadır.
MİMARİ YAPISI:
Beldedeki evler genelde tek katlı ve kerpiçten yapılmıştır.son yıllarda iki ve daha fazla katlı yapılmaya betonarme inşa edilmeye başlanmıştır.Evlerin yanında tandırlı,samanlık ve kümes bulunmaktadır.Klasik bir köy tipi mimari örneği sergilenen belde de düzenli ve planlı bir kentleşme yoktur.Son yıllarda belde olması nedeniyle beldenin mimarisi harita üzerinde yeniden oluşturulmuş,ancak eski binalar bir türlü yıkılarak cadde ve sokaklar açılamamıştır.
Isınma genelde tezek,yapma kerme ve kömürle yapılmaktadır.Evlerde su,elektrik,telefon Bulunmakta kaloriferli tek bir ev bile yoktur.Beldede göç olayının çok olması nedeniyle boş evler bulunmaktadır.
JEOLOJİK YAPISI:
Sekili’ nin konumu Delice ırmağı’nın getirdiği alivyonlar üzerine kurulmuş,bataklık üzerine kurulan bazı evler rutubet almaktadır.Kumlu ve çorak bir toprak yapısına sahip olan Eski Sekili 1938 yılında olan Erzincan depreminden etkilenmiş,bazı evler yıkılmış,Şimdiki Sekili’ ye yerleşmişlerdir.Binlerce yıl önce Sekili’ nin binlerce yıl önce Deniz olduğu dikkate alınırsa jeolojik konum daha iyi anlaşılmaktadır.”Keller” mevkiinde deniz fosilleri halen bulunmaktadır.Şimdiki “Çoraklık” olarak bilinen bölgede fosil kalıntıları çıkmaktadır.
YERALTI ZENGİNLİĞİ:
Sekili Beldesinde Çiçekdağı’na bağlı “KIZILCALI” köyü yakınlarında “KAYA TUZU” bulunmaktadır.55 milyon ton rezervi olduğu sanılan tuzlada işletme yapılmaktadır.
Yemeklik ve sanayide kullanılan tuz karayollarının tuzlanmasında da kullanılmaktadır.
1976 yıllarında MTA’nın yapmış olduğu çalışmalarda “KARATAŞ” denilen mevkiide
KROM MADENİ rezervi bulunduğu belirtilmektedir.beldedeki ve delice ırmağındaki kumlardan inşaat sektöründe yararlanılmaktadır.
NÜFUS:
1992 yılına kadar köy olan Sekili 31.12.1991 tarih ve 21301 sayılı bakanlar kurulu kararı ile 07.06.1992 tarihinde belediye olmuştur.2070 olan nüfus ta düşüş olmuş 2000 yılında yapılan nüfus sayımına göre 1693 tür.Özellikle Belde olduktan sonra Siyasi sürtüşmeler sonucu göç olayı hızlanmıştır.Beldeye Çiçekdağı’nın köyleri olan Acı,Alan,Tepecik ve Kabaklı’ dan aileler yerleşmiştir.Ayrıca AKDAĞMADENİ’ nden gelen bir kabile bulunmaktadır.
Belde de Avcılar ,Bacanaklar,Yazıcıoğlu,Çalımlılar, Demir (bu ailenin hemen hepsi göç etmiş ama köyle ilgilerini kesmemişlerdir.) ve Akdağlı lar gibi kalabalık aileler bulunmaktadır.Ayrıca Çiçekdağı’nın Kürt köylerinden gelen büyük aileler bulunmaktadır.Bunların diğer ailelerle kültürel,sosyal,ailevi bağları bulunmaktadır.kız alıp kız vermişlerdir.
SPOR:
Beldede eskiden Osmanlı döneminde “AT HARALARI” bulunduğundan ve at yetiştirildiğinden dolayı “CİRİT” yapıldığı bilinmektedir.Hacı Rüştü BACANAK uzun yıllar At yetiştiriciliği yapmıştır. Bölgedeki atların varlığından etkilenen yazar “Abbas SAYAR” “YILKI ATLARI” adlı romanını Sekiliye gelerek ve yaşayarak yazmıştır.Çevre köylerden onlarca kişi Sekili’ ye gelerek ‘CİRİT’ oynarlarmış.Daha sonra ‘CİRİT’ in yerini ‘GÜREŞ almış.Erhan PALABIYIK tarafından ‘SEKİLİ SPOR KULÜBÜ’ kurulmuş futbol başta olmak üzere Tekvando alanlarında faaliyetler yapılmıştır.Şu anda hiçbir faaliyet yoktur.Beldeden ünlü boksör ‘FAHRİ SÜMER’ çıkmış Türkiye ve balkanlarda büyük başarılar elde etmiştir.
Halen Boks antrenörü olarak çalışmaktadır.’ALİ ATAOĞLU’ uzun süre Grekoremen dalında güreş yapmış şu anda kendisi Almanya’dadır.
TOPLUMSAL YAPISI:
Beldede yaşayan insanların milliyetleri TÜRKMEN ve KÜRT’ dür Kürtler ve Türklerin her ikisi de Hanefi mezhebindendir.Beldede 1 Aşağı Sekili 2 Yeni Sekilide olmak üzere 3 cami bulunmaktadır.Belde de Türk adet gelenek ve göreneklerine göre yaşanılmaktadır.Kürt kökenlilerden iki şehit vardır.
SOSYAL YAŞAM:
Beldedeki insanlar genelde kahvehane, dükkan ve camide buluşurlar.Kadınlar düğünlerde,bayramlarda ve cenazelerde bir araya gelerek sosyal konularda dayanışmaya girerler.Düğün ve cenazelerde mutlak bir sosyal dayanışma örneği sergilenerek birlik olunur.
Yaz aylarında tarlalarında çalışan köy halkı kış aylarında birbirlerinin evlerini ve akrabalarını ziyarete giderler.
Beldede fırın,lokanta,market,berber,oto elektrikcisi,demirci,değirmen gibi işletmeler bulunmaktadır.
TARİHİ İPEK YOLU:
Tarihi ipek yolunun bir zamanlar Sekili’ den geçtiği,buralarda konaklama yerleri oluşturulduğu anlatılmaktadır.Beldede delice ırmağı üzerinde bulunan tarihi taş köprünün 1700 li yıllarda Osmanlı döneminde yapıldığı bilinmektedir. Yavuz Sultan Selim Hanın Mısır-Hicaz seferine çıktığında o mevkiden geçerken yapılmıştır. Halen sağlam olarak durmakta ve kullanılmaktadır.Bir zamanlar tarihi köprünün dış cephesi kurşunlarla kaplı iken bilinçsizce köylüler tarafından kurşun dökmek için sökülmüş ve tahrip edilmiştir.
KÖYÜMÜZÜN ARAZİ MEVKİLERİ :
Boztoprak :
Bucak:
Kepir:
Keli:
Bük:
Cafarın Yar:
Bent :
BELDENİN ŞEHİT-GAZİ VE ÜNLÜLERİ:
(Bu listede hatamız veya eksiğimiz olabilir Lütfen Bizi Bilgilendirin)
ÇANAKKLAE ŞEHİDLERİMİZ :
Adı : Ali Baba adı: Ali Lakap :Batçıoğulları Doğum Yılı:1297 1.Meydan Harbinde 31.02.1915 de Kara Kuvvetleri Komutanlığı 6. Kolordu 48. Alaya Bağlı 1.Tabur 2. Bölük te Piyade olarak ŞEHİT olmuştur.
Adı : Necip Baba adı: Süleyman Lakap :Akdağlı oğulları Doğum Yılı:1297 Kireçtepe de 04.06.1915 de Kara Kuvvetleri Komutanlığı 127. Alaya Bağlı 1.Tabur 1. Bölük te Piyade olarak ŞEHİT olmuştur.
GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ ŞEHİDLERİMİZ :
Osman PEKŞEN :Şehit - Bakkalcı Şemsettin PEKŞEN in oğlu
Çelebi DOĞAN :Şehit - Acı Köyünden göç eden Hüseyin DOĞAN ın oğlu
Muammer EROL (ÖĞRETMEN):Görev Şehidi-Eski Muhtar Mehmet EROL un oğlu
Savaş AVCI ::Askerde Kan Kanserine yakalanmış ve 40 gün içinde vefaat etmişti. Askeriye Şehit Olarak Kabul etmemişti. Ömerkalardan Mahir AVCI nın oğlu
KIBRIS VE DİĞER GAZİLERİMİZ :
Musa GÜLER : Kıbrıs Gazisi
Cengiz KILIÇ: Kıbrıs Gazisi - Bakkalcı Hayrettin KILIÇ ın oğlu
Selim AVCI: Güneydoğuda PKK ile girdiği çatışmada gazi oldu. Ömerkalardan Osman AVCI nın oğlu
Aslan DURAN :Uzman Çavuş PKK ile girdiği çatışmada gazi oldu.
ÜNLÜLERİMİZ :
Celalettin LEKESİZ :İçişleri Bakanlığı Personel ve atamalar daire başkanı iken 2006 tarihinde AMASYA'ya vali olarak atanmıstır.
Ömer DURAN : Ezincan’ da Kaymakam
Osman AVCI :Anavatan Patisi Yozgat İl Yönetim Kurulu Üyeliği yapmış, Halen Ankarada Devlet Malzeme Ofisi Genel Müdürlüğünde çalışmakta, İşyeri bölge sendika Başkanlığını yapmakta- Ömerkalardan Şükrü AVCI nın oğlu
Mustafa ATA :Bağkur Genel Müdürlüğü daire başkanı - emekli
Hasan DEMİR :Hanifi Çavuşun oğlu Kırıkkale Ziraat Bankası Müdürü - Emekli
Kemal AVCI : Ömerkalardan, Kırıkkale Ziraat Bankasından Emekli Bankacı (Vefaat Etmiştir)
İhsan DEMİR :Emlak Bankası İç Anadolu Bölge Amiri - Emekli
Hanifi DEMİR: M.K.E. Çelik Fabrikası Muhasebe Uzmanı
Kudret DOĞANDEMİR : TRT haberler dairesinde müdür
Servet AVCI : Cumhurbaşkanlığında çalışmakta- Ömerkalardan Mustafa AVCI nın oğlu
Halil HALAT :Kırıkkalede Gazeteci
Adem ÖZGÜL: Türk Silahlı Kuvvetlerinde Uzman Çavuş- Dilaver ÖZGÜL ün oğlu
Fahri KARACAOĞLAN: Merkez bankası Müdürlüğünden emekli
Ertuğrul ERCİYAS:Avukat Halen Ankara’da serbest avukatlık yapmakta
İlhami HAZER : Avukat halen Ankara’da avukatlık yapmakta
Hasan DURAN : Avukat
Erhan PALABIYIK: Gazeteci-yazar-Araştırmacı
Çelebi ÇALIMLI :Türk Hava Kuvvetlerinde Pilot, Lokantacı Halil Çalımlının oğlu (Vefaat Etti)
Hüseyin ATA: Konya’da Tekel Baş Müdürü
Aslan AVCI :Ankara Büyükdoğumda Laborant
Yaşar AY :ODTÜ garaj Müdürü Emekli
Erdoğan BACANAK : Konya’da İlköğretim Müfettişi
Önder YAZICIOĞLU:Ankara ASKİ su işleri Müdürlüğünden emekli
İhsan YAZICIOĞLU .Eski Belediye Başkanı
Çelebi ÇALIMLI : “ “ “
Halil BACANAK : Belediye başkanı
SEKİLİ’DE DÜĞÜN:
Evlenme çağına gelen kız-erkek arasında bir araya gelmeden mendil sallama,ayna tutma,yemeni çıkarıp bağlama gibi davranışlarla yapılır.
DÜNÜR OLMA:
Birbirini beğenen ve seven iki genç kız ve erkek büyük ablasına veya yakın gördüğü birine sırrını açar ve evlenmek istediklerini söylerler.Bu olay genellikle önce anneye sonrada Babaya iletilir.Baba anne uygun görürse yakınları ve köyün ileri gelenleri ile birlikte üç-beş kişi kız evine giderler.Büyüklerden biri Allah’ın emri Peygamberin kavli ile kızınız........’yı Oğlumuz ................’ya istemeye geldik der.Kız tarafı uygun görürse danışacağımız kişiler var diyerek belli bir süre ister.Kızın dayısına amcasına vs. yakınlarına danışır onlarda uygun Görürlerse ikinci gelmede söz keserler.Eğer kızı verme taraftarı değilse “Nasiplinizi başka Kapıda arayın kızımız daha küçük,verecek kızımız yok” gibi mazeretler beyan ederler.
Vermek taraftarı olduğu zaman “Allah yazdıysa ne diyelim””Sizden iyisine verecek değiliz ya gibi övgü dolu sözler söylerler.
AD BELİRLEME:
Oğlan tarafı kız tarafına bir Bürük (Yemeni) ,bir yüzük (Alyans),Bir entari (Elbise), Bir ayakkabı bırakırlar.İş bitmiş söz kesilmiş olur.
NİŞAN-DÜĞÜN:
Kız ve oğlan tarafının anlaşması ile Gelen davetlilerin iki işi birden bitirmeleri ve masrafların yarıya indirilmesi amacıyla ikisi bir arada veya ayrı da olabilir.
Düğünler genelde Cuma günü Cuma namazından sonra imamın duaları ile bayrak dikilir.Türk Bayrağı oğlan evine beyaz bayrak(sağdıç Bayrağı) ise gelinin oğlan evine inmeden önce ineceği eve dikilir Beyaz Bayrak gelinin temiz ve safiyetine simgedir.
Türk Bayrağı ise yeni kurulacak aile yuvasının ancak onun gölgesinde hür ve müstakil olarak sonsuza dek varolabileceğine ve bu bayrağın ebedi müddet bu aileler sayesinde ufukta dalgalanacağına simgedir.
Cuma Günü öğleden sonra bayrak dikimi ile düğün töreni başlamıştır.Davul-Zurna saz kemane,darbuka (İnce Çalgı) çalınır Pazar gününe kadar devam eder gelin geldikten sonra çalgı işi biter.
KINA GÜNÜ (Kına Gecesi)
Gelin olacak kıza oğlan tarafından bir sini (Tepsi) donatılır.Geline yakılacak kına,gelinlik elbise,gelinlik tacı (Duvağı),ayakkabısı,eşarpları bir tepsi ile kız evine getirilir.
Bunu getiren gruba kına alayı veya kına seymeni denir.Gelinin eline kına yakılır.
Bu kına; seni eşine kurban ediyorum,iffetinin simgesidir,hiç kimse alnına leke sürmedi seni eşine yar ediyorum anlamındadır.Kınayı gelinin eline süren kadın hiç sıkıntıya düşmemiş,çocukları olmuş,ailesi ile iyi geçinen orta yaşlı kadınlardan seçilir.Buna başı bozulmamış gelin,aile diye ve bu aileye de mutluluk versin düşüncesi hakimdir.
Eşinden ayrılmış,doğum yapmamış,ailesi ile geçimi iyi olmayan kadınlara kına yaktırmazlar.Bu bir inançtır.
ÇEYİZ SERME:
Gelin kız tarafından sandık içi denilen el işleri müsait bir odaya sererler.Kız tarafı,komşuları serilen çeyizi gezerek görürler.akraba hısımları komşuları gelinin arkadaşları Eksik gördüklerini hediye olarak geline sunarlar.Herkes bütçesine ve yakınlık derecesine göre hediye alırlar.
Başlık parası günümüzde artık pek alınmamaktadır ancak;kardeş yolu,dayı yolu,amca yolu bazen alınmaktadır.
NİŞAN-DÜĞÜN TÖRENLERİNDE SUNULAN İKRAMLAR.
1-Çay-kahve meşrubat ve kuru yemiş ikramı
2-Yemek ikramı:
Kına Yemeği: Kız tarafının oğlan tarafından kına gününde gelen misafirlere ikram edilen yemektir.Masraflar oğlan tarafından karşılanır.Buna Kazan içi veya Kına davarı(Koyun,Koç,keçi) denir.Eğer kız tarafının ekonomik durumu iyiyse bu masrafları kendisi karşılar.
Düğün Yemeği:Oğlan tarafının misafirlerine ikramıdır.Düğünün Başladığı öğle yemeği, Cumartesi öğle yemeği,nadirde olsa gelinin eve geldiği günkü verilen yemektir.
DÜĞÜN TÖRENİ SÜRESİNCE OYNANAN OYUNLAR:
Düğünün başlaması ile birlikte oğlan ve kız tarafına gelen misafirler,köyün gençleri (Kız-Erkek)çalınan çalgının müziğinde yöresel oyunları oynarlar.Önceleri kızlar erkekler ayrı ayrı oynarlarken şimdi birlikte de oynuyorlar.
Kızların,kadınların oynadığı oyunlar:
1-Çifte telli
2-Nalinim
3-allılar
4-Yozgat Yolu
5-Cemo
6-Çiçekdağı
7-Değişik yörelerin hızlı ritimdeki oyunları
8-Konyalım
Erkeklerin oynadığı oyunlar:
1-Yozgat Ağırlaması
2-Tek Ayak-Üç ayak
3-Bopbilli
4-Kıyılı-Kamalı
5-Hoş bilezik
6-Şen ola Düğün
7-Cemo
8-Fadimeli
9-Erzurum Barı
10-Çiçekdağı
11-Misket
12-Mevlana
13-Konyalım vb.
Ayrıca Sinsin,Tura,Islatma,Köçek oyunları da oynanır.Bu oyunlar kızlı-erkekli el ele Tutularak halay şeklinde de oynanır.Bazı aileler çalgı çaldırmadan İlahilerle düğün törenini Yaparlar.
Pehlivanlar iki gün güreş tutarlar kına ve gelin güreşi diye ayrılır.kına güreşi kız tarafından,gelin güreşi oğlan tarafından ,at yarışları ve cirit oyunları yapılırken şu anda Bu gibi faaliyetler yapılmamaktadır.Ayrıca;Oğlan tarafından gelen oğlanın yakınlarına Kız tarafınca eşeğe ters bindirme,suya basma,mazıya sarma (Eski kağnı tekerleğine) Bayrak çekme gibi eğlenceler de yapılırken yine günümüzde bu gibi faaliyetler yapılmamaktadır.
DÜĞÜN TÖRENLERİNDE KULLANILAN DEYİMLER:
1-Söz Kesici :İlk defa oğlan evinden kız evine giden grup
2-Nişan alayı :Kız ve erkek taraflarının oluştuğu grup
3-Kına alayı :Oğlan tarafından kız evine giden grup
4-Düğün alayı veya Seymen :Gelini almaya giden grup.
5-Bayraktar ve bayraktar başı :Gelini almaya giden grubun önünde bayrak taşıyan kişi
(Sorulan sorulara cevap veren ve bundan sonra bayrağı taşımaya hak kazanan kişi)
6-Sağdıç :Beyaz bayrağın dikildiği,gelinin gelmesinde ilk misafir olduğu hane sahibi
(Genelde oğlan tarafına dost olan kişilerden oluşur.)
7-Düğün Odası :Misafirlerin ağırlandığı ev.
8-Düğün Kahyası :Düğün süresince asayişi sağlayan,düğünün düzeninden,misafirlerin ağırlanmasından sorumlu kişi.
9-Düğün Sahibi : Oğlan ve kız tarafı aileleri.
10-Kına davarı :Oğlan tarafından kız tarafına gönderilen Koyun,keçi
11-Başlık Parası :Oğlan tarafının kız tarafına verdiği para
12-Süt Hakkı : Oğlan tarafının kız anasına verdiği para
13-Kardeş Yolu :Oğlan tarafının kızın kardeşine verdiği para (bazen de Silah olur)
14-Yol Pacı (yol kesme).: Gelin arabasının önünü kesenlere verilen para
15-Yastık Çeyizi: Kız tarafının damada gönderdiği ilk gecede yenecek gıda
16-Gelinlik Bozma Pacı:Oğlanın babasının gelinine sesli konuşması için verdiği hediye.
17-Gelin Duvağı: Gelinin başına konan taç ve yüzünü kaplayan tül örtü.
18-Yüz Görümceliği: Yüzü tülle kapalı geline açması için damadın verdiği hediye.
19- Çarşaf Açma : Gelin-Güveyin ilk gecesinin sabahı gelinin bakire olduğunun ısbatı için zifafta kullanılan yatak örtüsü çarşafın tecrübeli bir kadına gösterilmesi.
20-Kuşak Bağlama: Gelin gidecek kızın erkek kardeşi,amcası ,dayısı veya babası tarafından kırmızı kurdelenin bağlanması.
21-Sandık üstüne oturma:Gelin giderken geline ait sandığın üzerine oturarak oğlan tarafından para istenmesi
22-Kapı Kilitleme: Kız evi tarafından gelinin bulunduğu odanın kilitlenerek oğlan evinden para istenmesi.(sandık üstüne oturma kapı kilitleme genellikle fakir kişilere yaptırılır)
23-Damat Hamamı:Kına günü veya gerdeğe girmeden önce damadın erkek arkadaşları ile yıkanması.
24-Gelin Hamamı : Gelin gitmeden bir gün önce kız arkadaşları ile yıkanarak temizlenmesi.
25-Kakül Kesme : Gelin kızın kına günü saçının düzeltilmesi veya kuaföre gitmesi
26-Gelinlik Yapma: gelinin geldiği evde büyüklerine karşı kısık sesle konuşması
27-Sağdıç Görme : gelinin ilk indiği evin gelin geldikten birkaç gün sonra damat ve gelinin ev büyüğü ile birlikte ziyaret edilmesi.
28-Güveği Girme:Gelin odasına arkadaşları tarafından damadın sokulması.
29Gelin-Güveği Olma: gelinle damadın bir odada bulunması.
YÖREMİZDE KULLANILAN SÖZCÜKLER:
Domates : Kırmızı,domata
Patates : Gumpür,pata
Fasulye : Pakla
Havuç : Pürçüklü
Hindi : Culuk
Kaz : Bodü
Ördek : Şibi
Manda : Camız,Komüş
Eşek : Golük
Tencere : Guşene
Faraş : Köz küreği
Tepsi : Sini
Sofra bezi : İta
Bardak : Gade
Pencere : Toplu
Rezil : Malamat
Sedir : Makat
Mendil : Yağlık
Hala : Eme
Damat : Guva
Koş : Gop
Peynir : Pendir
Leğen : İlan
Kepek : Uğra
Testi : Bödüç
Yuvarlak : Tombak
Hastalıklı : Sıracalı
Amca : Emmi
Salatalık : Hıyar
Kavun : Bostan
Patlıcan : Baldırcan
Ayran : Çalkama
Koca karı : cazı
Havlü : Peşgir
KÖY HALKIMIZIN LAKAPLARI :
LAKAPLAR LİSTESİNDE HATAMIZ-EKSİKLİĞİMİZ OLABİLİR LÜTFEN BİZE ULAŞARAK DOĞRUYU BULMAMIZA YARDIMCI OLUN
LAKAP |
ADI SOYADI |
Ömerkan Mustafa | Mustafa AVCI |
Ömerkan Şükrü | Şükrü AVCI |
Ömerkan Hayri | Hayri AVCI |
Ömerkan Haydar | Haydar AVCI |
Ömerkan Zabit | Zabit AVCI |
Ömerkan Şükrünün Gafer | Gaffer AVCI |
Ömerkan Şükrünün Osman - Kardeşim | Osman AVCI |
Ömerkan Mahir | Mahir AVCI |
Uzun | Orhan AVCI |
Ömerkan Mustafa nın Servet | Servet AVCI |
Ömerkan Mustafa nın Saadet | Sedat AVCI |
Ömerkan Mustafa nın Aslan | Aslan AVCI |
Jet Hüseyin | Hüseyin AVCI |
Polis | Sadettin AVCI |
Uzun un Hayri | Hayri AVCI |
Uzun un Ertuğrul | Ertuğrul AVCI |
Ömerkan Kemal | Kemal AVCI |
Alacılı Osman | Osman ATEŞ |
Kıravatlı Muhtar | Aslan ATEŞ |
Hanifi Çavuşun Hasan | Hasan DEMİR |
Hanifi Çavuşun Hasanın İlyas | İlyas DEMİR |
Hanifi Çavuşun Hasanın Hanifi | Hanifi DEMİR |
Hanifi Çavuşun Hasanın İhsan | İhsan DEMİR |
Tosun | Yaşar BAYINDIR |
Tosunu Oğlu Uğur | Uğur BAYINDIR |
Cebon Zayde | |
Cebon Haydar | Haydra BAYINDIR |
Cebon Hacı | Hacı BAYINDIR |
Topal Hayrettin | Hayrettin BAYINDIR |
Kör Cengiz | Cengiz ÇALIMLI |
Kör Şahin | Şahin ÇALIMLI |
Lokantacı Halil | Halil ÇALIMLI |
Gıdan Osman | Osman TANER |
Gıdan Ali | Ali TANER |
Kör Bayram | Bayram |
Kör Bayramın Hurşit | Hurşit |
Kör Bayramın Omar | Ömer |
Hamidenin Yaşar | Yaşar |
Ladik | Veysel LADİK |
Emmi | Şemşettin PEKŞEN |
Karpuz Ali | Kemal YAZICIOĞLU |
Co | Mustafa GÜNER |
Delikçi Hacı | Hacı |
Gıdılı | |
Gedin Hasan | Hasan NACAK |
Gedin Bıcılı | |
Gedin Memo | Mehmet NACAK |
Kara Kelle | Esat BACANAK |
Bardan Oğlu | İbrahim DALGIÇ |
Hollon Mamo | Mehmet EROL |
Çoban Hasan | Hasan DEMİR |
Koron Salif | Salif AY |
Sedirli Ahmet | Ahmet |
Sedirli Recep | Recep |
Kafasıbüyün Seyit | Seyit |
Abbo | Mustafa |
Alevi Hüseyin | Hüseyin |
Gudüm Hacı | Hacı YILDIRIM |
Go Kamil - Cafarın Kamil | Kamil CAN |
Alücük | |
Gopar | |
Goparın Ali - Avrat Ali | Ali |
Cüççeyn Halil | Halil DOĞANDEMİR |
Cüççeyn İbo | İbrahim DOĞANDEMİR |
Cüççeyn Celal | Celal DOĞANDEMİR |
Taksici Hüsso | Hüseyin |
Akdağlı Mehmet | Hacı Mehmet GÜNER |
Gadimin Ekber | Hekber |
Totanlı Haydar | Haydar |
Kedi Ömer | Ömer |
Kedi Ömerin Oğlu | |
Gıçarı Mamo | Mehmet |
Rüştünün Erdal | Erdal BACANAK |
Rüştünün Nevzat | Nevzat BACANAK |
Rüştünün Nazır | Nazir BACANAK |